top of page

Feminist Aptalların Çıkmazdan Çıkış Buluşu: Post Feminizm

Feministler, artık açık açık söylüyor: "Biz insan düşmanıyız. İnsan,dünyayı kirletiyor. İnsan, sorunların kaynağı. İnsan, eşitsizliğin temeli. İnsan, özgürlüklerin önünde set. İnsan, iğrenç. İnsan berbat." Erkeği ve kadını ile insanı reddedip yeni insan "yaratabilirsek" tüm sorunlar zaten çözülecek.


Akıl En Büyük Peygamberdir
Feminist Aptalların Çıkmazdan Çıkış Buluşu: Post Feminizm

Michel Foucault, "Kelimeler ve Şeyler" kitabında "insan" kavramının dahi tarihsel olduğunu söyler ve bu yüzden "insan olduğumuzu kabul etmek" iktidara boyun eğmektir, der ve dolaylı olarak insanlığını da reddeder. Daha sonra insanımsı Foucault, erkek olduğunu da kabul etmemiş eşcinsel olduğunu ilan etmiş.

İnsanda akıl olmazsa her şey mümkün, her şey imkansız... Akıl, bağlamak manasına gelir ve temel olarak zorunlulukların zorunlu, imkansızların imkansız olduğunu tabi olarak bilen güç demektir. Aklı bir kenara bıraktığınız zaman her şeye inanmanız mümkün, hiçbir şeyi kabul etmemenizde. Hiçbir şey zorunlu değil, her şey şart. Mantık da kurtarmaz insanı. Kapalı devre mantık oyunları hiçbir şeyi engellemez ve hiçbir şeyi bağlamaz. "Ben üstünüm... (Zira) beni ateşten Adem'i topraktan yarattın" diyen şeytan, tersi olsaydı yani kendisi topraktan ama Adem ateşten yaratılsaydı farklı bir şey mi söyleyecekti? Kapalı devre mantık kurguları, akılsız insanı akıllı yapmaz ancak geveze yapar.

Feminizm kabaca kadın-erkek eşitliği sloganına dayanan ideoloji, toplumsal hareketlere verilen isim. Öznesi kadın. Lakin feminist hareketler tarihin tüm dönemlerinde başarısızlıkla karşılaşmışlardır. Bunun sebebi erkeğin ontolojik varlığı, kadının anne olma istemesi, aile hayali vs. feministlerin ayağına takılmıştır. Feministlere göre kadınlar aptal insanlardır. Zira aile kurumu gibi ilkel kurumların peşine düşen,namus hassasiyeti olan, annelik arzusu duyan milyarlarca kadın vardır. Bu kadınlarla bir yere varmak mümkün değildir. Bakınız Türkiye'de erken evlilik yasak, zina Recep Tayyip Erdoığan'ın helal kılmasıyla sonuna kadar serbest iken hala birçok kadın evlenmek istiyor. Çocukları olsun hissiyatında. Medeni Kanundan "erkek ailenin reisidir" hükmü kaldırılmasına rağmen Türkiye'de birçok kadın,kocalarının hassasiyetlerini gözetiyor. AKP, aileyi bitirmek için her ne adım atarsa atsın,"aptal kadınlar" hala aileme sahip çıkmalıyım hassasiyetinde. Bu durum sadece Türkiye'ye has değil. Tüm dünyada tıpkı AKP gibi feminist örgütler iktidarda. Hemen hepsi Recep Tayyip Erdoğan kadar olmasa da genç yaşta evliliğe karşı. Birçokları AKP'liler gibi zinaya helal demekte. Ama olmuyor... Kadınlar hala aşık oluyor, evleniyor, çocuk sahibi oluyor. Reisin kanunlarını takmıyor. O zaman sorun ne?


İşte bu noktada Post-Hümanizm veya Post-Feminizm ideoloji devreye giriyor. Yeni ideolojiye göre insan; beden ve akıl olarak eksik, kusurlu ve yanlış. Kadının doğası değiştirilmelidir. İdeal kadın evrene uyum sağlamalı, kadın olduğunu, cinsiyetini unutmalı evrenle birlikte yaşamalıdır. Kadın doğası değişmelidir. Namusa önem veren kadın, yeni bir cinse dönüşmeli; toplumsal cinsiyet. Cinsiyet yok artık. Kadın olmak yanlış. Kadın olmak iğrenç. Öyleyse namussuz, ailesiz, çocuksuz ideal yeni insan türetilmeli. Yeni slogan: "Bebek yapma, akraba ol."



Feministler, artık açık açık söylüyor: "Biz insan düşmanıyız. İnsan,dünyayı kirletiyor. İnsan, sorunların kaynağı. İnsan, eşitsizliğin temeli. İnsan, özgürlüklerin önünde set. İnsan, iğrenç. İnsan berbat." Erkeği ve kadını ile insanı reddedip yeni insan "yaratabilirsek" tüm sorunlar zaten çözülecek.

bottom of page